3. NUH Aleyhisselam 14-17

3. NUH Aleyhisselam

14- Hz. Adem’den sonra insanlar çoğalmış, bir çok yerleri imar et-miş, fakat hakiki dini, ALLAH
Teâlâ’nın birliği ve mabudiyeti hakkındaki tevhid akidesini bırakmış, putlara tapınmaya başlamışlardı.

Kendilerine kırk veya elli yaşında bulunan Nuh (A.S) Peygamber gönderildi. Bu muhterem zatın dokuz yüz
elli sene süren öğütlerini dinlemediler. Sonunda Hz. Nuh, ALLAH Teâlâ’nın emri ile bir gemi yapmaya
çalıştı. Bu gemi yapılıp bitince gökten yağmurlar yağmaya, yerlerden sular fışkırmaya, denizler kaynayıp
taşmaya başladı. Sular bütün yeryüzünü kapladı. Dağla-rın tepelerini bile aştı. Buna “Tufan Hadisesi” denir
ki, rivayete göre Hz. Adem’in yaratılışından “2242” sene sonra vuku bulmuş, beş veya yedi ay devam
etmiştir.

15- Nuh (A.S), Sâm, Hâm, Yâfes adındaki üç oğlu ile diğer mümin-leri ve münasip gördüğü
hayvanlardan birer çift gemiye almış, bunların dı-şında kalanlar, suların içinde boğulup gitmişlerdir. Hz.
Nuh’un Yâm veya Kenan adındaki oğlu da kendisine inanmayıp bu günahkâr kavim arasında mahvolup
gitmiştir.
Daha sonra yağmurlar kesilmiş, sular çekilmeye başlamış, Hz. Nuh’un gemisi de Musul civarında
“Cudi” denilen dağın üzerine Muharremin onuna rastlayan “Âşûra” gününde oturmuş, rivayete göre kırkı
erkek, kırkı da kadın olmak üzere seksen kişiden ibaret bulunan gemi halkı karaya çıkmış, ALLAH Teâlâ’nın
dinine sarıldıkları için selamete ermişlerdir.

16- Hz. Nuh’a ikinci Adem denir. Çünkü yeryüzündeki insanlar tu-fandan sonra bütün onun neslinden
türeyip yeryüzüne dağılmış, aralarında başka başka diller meydana gelmiştir.
Rivayete göre Hz. Nuh’un oğlu bulunan Sâm; Arapların, Farsların, Rumların, Hâm da Sudan
kavminin, Yâfes de Türklerin ilk babasıdır.
Hz. Nuh, tufandan sonra altmış sene veya üç yüz elli sene kadar daha yaşamıştır.

17- Nuh (A.S)ın ve diğer bazı kimselerin uzun bir müddet yaşamış oldukları çok görülemez. Hak
Teâlâ Hazretleri ilk insanları bir hikmetten dolayı çok yaşatmıştır. ALLAH Teâlâ’nın kudretine göre güçlük
yoktur. Zaten hayatımızın her anı onun kudreti ile ayakta durmaktadır. Yoksa bir dakika bile yaşamak
mümkün değildir. Bu sebeple Hak Teâlâ dilediği kulunu uzun bir ömre nail edebilir. Artık bu seneleri aylar
ile veya mev-simler ile tevile lüzum yoktur.
Tufan hadisesine gelince bu, ekseri alimlere göre umumidir, bütün yeryüzüne şamildir, en yüksek
dağların tepelerinde görülen deniz hayvan-larının fosilleri de bunu teyit ediyor. Bazı alimlere göre de
hususidir, yalnız Hz. Nuh’un bulunduğu Babil bölgesi ve civarına âittir. Hakikatini ALLAH Teâlâ bilir.